Yenidoğan Çetesi Davası Başlıyor
Bugün, Türkiye’de büyük bir infial yaratan ve milyonlarca kişiyi derin bir tedirginliğe sevk eden Yenidoğan çetesi davası hakim karşısına çıkıyor. Tüyler ürperten olayda, çete üyeleri yakalanmış ve bazı hastanelerin faaliyetleri durdurulmuştu. Bebekleri, para karşılığında önceden anlaştıkları özel hastanelerin yoğun bakım ünitelerine sevk eden “Yenidoğan çetesi”nin yargılanmasına yarın başlanacak. 10 bebeğin ölümüne neden olmakla suçlanan 47 sanık hakkında toplamda 1399 sayfa uzunluğunda bir iddianame hazırlandı. Duruşmaların beş gün süreceği öngörülüyor. İşte Yenidoğan çetesi davası ile ilgili son dakika gelişmeleri!
Yenidoğan Çetesi Olayı Nedir?
İstanbul’daki 112 Acil Çağrı Merkezi’nde çalışanlarla iş birliği yaparak, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk eden ve bu süreçte ölümlerine yol açan çetenin arka planı gün yüzüne çıktı. Soruşturmada 22’si tutuklu olmak üzere toplam 47 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamenin detayları da ortaya çıktı. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Örgütlü Suçlar ve Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan fezlekenin, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesiyle 494 sayfalık iddianame tamamlandı.
İddianamede, şüphelilerin hastaların mevcut durumlarını olduğundan daha ağır göstererek, gereğinden uzun süre hastanede kalmalarını sağladıkları ve bu yolla Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) yüksek ücretler tahsil ettikleri vurgulandı. Ayrıca, bazı hasta yakınlarından fazladan para alarak maddi kazanç elde ettikleri ve bu kazançların çoğunu sağlık çalışanı olan örgüt üyeleriyle paylaştıkları belirtildi.
Çete Liderinin İfadesi
Dava sürecinde çete lideri olarak bilinen Fırat Sarı’nın ifadesi de dikkat çekti. Reyap Hastanesi çalışanı ve Medisense şirketinin sahibi olan Dr. Fırat Sarı, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istemediğini ifade ederek, “Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldum. Tıp fakültesinde okuduğum dönemde PKK örgüt üyeliğinden hüküm giyerek yaklaşık 5 yıl cezaevinde yattım. Cezaevinden sonra okula geri dönerek mezun oldum. Zorunlu hizmet sürecimi Bingöl’ün Kiğı ilçesinde 3 yıl olarak tamamladıktan sonra İstanbul’da çeşitli hastanelerde çalıştım. Medisense Sağlık Hizmetleri’ni 7-8 yıl önce kurdum ve yüzde 100 hissedarım. Geçimimi hekimlik mesleğimle sağlıyorum” dedi.
Fırat Sarı, kendisine yöneltilen suçlamalara ilişkin ise, “Yenidoğan yoğun bakımında yetersiz sayıda hemşire çalıştırılması, bakımsızlıktan bebeklerin ‘eks olması’, dış nöbetçi hemşire görevlendirilmesi gibi iddialar kesinlikle doğru değildir. İddia edildiği gibi bakımsızlıktan ‘eks olan’ bebek yoktur. Normalde yoğun bakımda 4 bebeğe 1 hemşire düşmelidir. Tam zamanlı olarak bir doktorun görev yapması gerekmektedir ve tam zamanlı doktor da benimdir. Her şey prosedürlere uygundur” şeklinde konuştu.
Çetenin Faaliyet Gösterdiği Hastaneler
Şüpheli Fırat Sarı’nın liderliğini yaptığı suç örgütünün, aşağıda listelenen hastanelerin yenidoğan yoğun bakım ünitelerini kiralayarak işletmesini devraldığı ifade edildi:
- Akabe Sağlık Tesisleri AŞ – Özel Avcılar Hospital Hastanesi
- Özel İstanbul Şafak Sağlık Hizmetleri AŞ – Özel Avrupa Şafak Hastanesi
- Medilife Sağlık Hizmetleri – Özel Bağcılar Medilife Hastanesi
- Refik Arslan AŞ – Özel Bağcılar Şafak Hastanesi
- Beymed AŞ – Özel Birinci Hastanesi
- Doğamed AŞ – Özel Doğa Hospital Hastanesi
- Reyap AŞ – Özel Reyap İstanbul Hastanesi
- Ekip Sağlık AŞ – Özel TRG Hospitalist Hastanesi
- Esenler Güney Hastanesi
- Silivri Kolan Hastanesi
Bu hastanelerde, doktorlar yerine genellikle hemşirelerin sağlık hizmeti sunduğu belirtildi. Soruşturma sürecinde, çetenin faaliyetlerinin durdurulması için birçok hastanenin kapatıldığı ve tabelalarının söküldüğü biliniyor.