Birinci Dünya Savaşı, yeni ve yıkıcı metotlarının ortaya çıkışıyla, insanlık tarihinde değerli bir kısım olarak dikkat çekiyor.
Bu global çatışmanın yarattığı kaos ve katliamın ortasında, savaş meydanlarında yapılan taktiksel taarruzlar ve savunmalar, yıllar sonra bile konuşuluyor
Bu içeriğimizde, Almanların Rus askerlerine zehirli gaz ile saldırdığı Osowiec Kalesi olayından bahsedeceğiz.
Osowiec Kalesi Savaşı
Almanlar, temmuz ayının başında Osowiec Kalesi’ne atak başlattı. Hücum 14 tabur piyade, bir tabur istihkamcı, 24-30 ağır kuşatma silahı ve MareşalPaul von Hindenburg liderliğindeki zehirli gazlarla donatılmış 30 topçu bataryasını içeriyordu.
Rus savunması ise Zemlyansky’nin 226. Piyade Alayı’ndaki 500 askeri ve 400 milis tarafından oluşmaktaydı.
Alman orduları, nitekim teçhizat istikametinden avantajlı bir halde gelmişlerdi ve Rusları kaleyi savunmaya mahkum bir duruma soktular.
1914 sonunda başlayan ataklar Mart 1915’e kadar bir gelişme kaydedemedi. Almanlar toplar ve ağır makineli silahlarla kaleyi dövüyorlardı.
Aylardır 1 milyon kovana yakın mermi yakmışlardı. Ama Ruslar kaleyi savunmayı başarıyor, fırsat buldukça da beklenmeyen ataklarla Alman kuvvetlerinin birtakım mevkilerini ele geçiriyorlardı.
Rus kuvvetlerinin gaz maskelerinin eksik olduğu biliniyordu. Savaş ahlakına karşıt bir yol olmasına karşın, Almanlar zehirli gaz bombardımanına karar verdi.
6 Ağustos 1915’te Almanlar rüzgarın yanlışsız tarafta olduğuna kanaat getirip gaz bombardımanına başladı.
Bu formda zehirlenecek olan Rusları, gaz maskeleriyle alana atak eden Alman ordularının çarçabuk avlayacağını planlamışlardı. Fakat işler Almanların beklediği üzere gitmedi.
Ruslar akına karşı direndi
Klor gazının kaosu ve dehşetinin ortasında, insan kararlılığının dikkate paha bir başarısı ortaya çıktı. Ruslar, Almanya’nın hesaba katmadığı bir direniş gösterdi.
Kanlı paçavralara bürünmüş, nefes nefese kalan ve kan öksüren askerler, kalelerini vefatına savunmaya başladı.
Çeşitli faktörler Rus askerlerinin vefatın eşiğinden kalkıp karşı atak düzenlemesine imkan sağladı. Her şeyden evvel ruhsal dayanıklılıkları çok değerli bir rol oynadı.
Ruslar, uygun gaz maskeleri olmadığından, gazın tesirlerini azaltmak için suya ve hatta idrara batırılmış giysi kesimleri kullandılar.
Herkesin ölmüş olduğunu bekleyen Almanlar bu şok karşısında dağılmaya başladılar. Bir anda korkan askerler süratle kaçışırken yere takılıp düşüyor, birbirlerini eziyorlardı. Sayıca üstün Alman kuvvetleri bozuluyordu.
“Ölü Adamların Saldırısı”
Fiziksel durumlarının tehlikeye girmesine karşın Rus askerleri bir karşı atak başlattı. Kana bulanmış kumaşlara bürünmüş ve tarihin onlara “zombi” ismini vermesine neden olacak lanetli hayalet figürler görünümü sergileyen bu “ölü adamlar”, Alman kuvvetlerine hakikat hamle etti ve silahlarını ateşledi.
Beklenmedik hücuma hazırlıksız yakalanan ve “ölü adamların” imajı karşısında dehşete düşen Alman kuvvetleri paniğe kapıldı.
Panik onların saflarına yayıldı ve karışıklık ve kaosa yol açtı. Karşı hücumun aktifliği aslında Alman ilerlemesini durdurdu ve Rus savunucularının kalenin denetimini tekrar ele geçirmesine imkan sağladı.
Alman saldırısı geri püskürtüldükten bir mühlet sonra kale büsbütün tahliye edildi. Avrupa basını ise bu enteresan olayı ”Attack of The Dead Men” (Ölü Adamların Saldırısı) diye isimlendirdi.
Sonrasında yaşananlar
“Ölü Adamların Saldırısı”nın akabinde yaşananların savaşın gidişatı ve Osowiec Kalesi’nin bahtı üzerinde derin tesirleri oldu.
Rus savunucuları, Alman kuvvetlerini geri püskürtmeyi ve kalenin denetimini kısa bir müddetliğine müdafaayı başardılar.
Ancak bölgedeki daha geniş askeri kampanyalar Osowiec Kalesi’nin son yazgısının şekillenmesinde değerli bir rol oynadı.
Her iki taraf da taktiksel avantajlar elde etmeye ve rakiplerini geri püskürtmeye çalıştığından, savaş cephesinde daima bir hareketlilik vardı.
Sonraki aylarda ve yıllarda savaş sınırları değişti. Alman kuvvetleri daha fazla hücum başlattı ve sonunda Rus savunmasını kırdı.
Kale amansız bombardımanlara maruz kaldı ve savunmacılar pozisyonlarını muhafazada kıymetli zorluklarla karşılaştı.
Eylül 1915’e gelindiğinde, Alman kuvvetleri Osowiec Kalesi’ni ele geçirmeyi başardı, lakin geriye orijinalinin büyük ölçüde küçültülmüş bir versiyonu kaldı, Ruslar kaleyi değerli ölçüde yıktı.
